Dalından koparılmış taze birer karanfildir gözlerin
Bir tatlı hüzün ve sahilsiz bir denizdir gözlerin
En deli yağmurlarla gelen bir bahar mevsiminde
Rengârenk çiçeklerle bezenmiş bâdemdir gözlerin
Umut iklimlerine sevinçle kanat açarken bütün kuşlar
Annesini kaybetmiş bir yavru pelikandır gözlerin
Hasretin en dayanılmaz ateşlerine düştüğüm o günde
Bana hayat veren pınar ve serin bir gölgedir gözlerin
Ve en güzel baharlarda saçlarıma kar yağarken şimdi
Gönül hânemi vîrân eyleyen bir hârâmîdir gözlerin
Kim demiş şefkati yok hem merhametsizdir diye
Âh, yavrusuna keder emziren bir annedir gözlerin
Yakub gibi Yusuf'unu hasretle beklerken ben
Bir gece yarısı ansızın çıkıp gelen eceldir gözlerin
“Annesini kaybetmiş bir yavru pelikandır gözlerin”içim burkuldu…
şairin kullandığı metaforlar mükemmel.yavru pelikan,dalından koparılmış karanfil.yazar karısının hastalığından dolayı çok acı çekmişti.bir bardak suyu içmesi için bile o suyun makinada arıtılması gerekiyormuş.allah hocamıza sabırlar versin.yorumların için teşekkürler
Rıdvan Canım hocanın öğrencilerinden bir arkadaşım vardı, ondan dinlemiştim karısına olan sevgisini.Dolayısıyla konu aşina geldi…Yalnız “dalından koparılmış birer karanfildir gözlerin” metaforu öyle çokta alışılmışın dışınsa bir metafor değil kanaatimce, ama “Annesini kaybetmiş bir yavru pelikandır gözlerin” benzetmesini çok beğendim.Paylaşımınızdan ötürü ben teşekkür ederim.
tekrar teşekkür ederim 🙂