günlerden 20/11/2011

Çoğu kez durup insanları seyrediyorum. Her şey , bütün yaşanılanlar çok fazla sürmeyecek gözlemle anlaşılabilecek sorunlar. Bugün uzun zaman sonra ( verdiğim sözü bozarak ) okuduğum bir gazete makalesinde bu ülkede bazı şeyleri hissedip bundan memnun olmayan, ciddi şekilde rahatsızlık duyan insanların olduğunu gördüm.
Maalesef bu şekilde hisseden insan sayısı çok ama çok az sayıda. Bu kadar duyarlı, hassas insanların olduğu bir toplumda yaşabilmek gerçekten hayal mi?
Kendisine istediği kadar diğer insanlara isteyen, hakkını koruduğu kadar diğerlerinin haklarına da saygı gösteren kısacası ''empati''yi iliklerine kadar hisseden insanlarla beraber olmak ve yaşamak sadece bir hayal mi?
Bu bir ütopya , bir hayal… Hangi inanç hangi düşünce sistemi olursa olsun insan hiçbir dönemde gerçek anlamda iyiliği ve güzelliği tüm kalbiyle yaşayamamıştır. Dünyanın her döneminde , her yerinde iyiye değil de kötüye yönelmişlerdir. Bu gerçekten nasıl oluyor ? Nasıl oluyor da bütün güzellikleri ve gerçekten bizi ''insan''yapan değerleri bir tarafa atıyoruz ve kötüye yöneliyoruz…
Maalesef toplumun her kesiminde bunu görebilmekteyiz.. Okulda, dışarda, evde, sokakta …insanın olduğu her yerde. Keşke bir çocuk saflığıyla yaşayabilseydik, keşke bdenlerimiz büyüse de ruhumuz tertemiz çocuk saflığıyla kalsaydı…
[/FONT][/COLOR]

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *