Bu tarz zamanlarda bir şeyler karalama ihtiyacı hissederim ama ne zaman oturup bir şeyler yazmayı istesem yazma isteğim kadar yazmama isteğim de hemen sarıveriyor beni. Aptalı oynamayı sevmedim, çok atik, her şeye bağırıp çağıran biri de olmadım. Meşrebim bu. Bildim bileli kalabalıkları sevmem ortak hareket etme duygusunda olmadım (çok sevdiğim Fenerbahçe maçlarında bile bir tarafa oturur aman bana dokunmayın derdim maç boyunca) Ortak duygunun ortak sinerji ile yaratılması gerektiğine inanırım.Biraz daha açayım bu düşüncemi. Ben bir düşüncede isem ve bunu birileriyle yaşıyorsam bunun her şeyini içimde hissetmeliyim yek vücut olmalıyım düşünsel bazda oradakilerle yoksa inandırıcı gelmez bana bağırma da çağırma da vs. yapılanlar.
Davalar belli ideolojileri ve bu ideolojiler etrafında toplanan bilinçli insanları olmadığı sürece belli bir noktaya varamaz. Bilinç ve ideolojinin insanlardaki sinerjisine bakıp tarihten bu yana olanları düşününce ortak noktalarda aynı değerler için birleşemeyip ayrışmanın ülke olarak ciddi şekilde sancısını çekiyoruz. Cumhuriyetin kurulduğu 1923'ten 1970 yıllarının başına kadar güzel diye nitelendirilebilecek Köy Enstitüleri, Millet Mektepleri açıldı. Bu belki de bilinçli yetişebilecek, hayatın her aşamasında var olan bir gençlik yetiştirdi ama maalesef yapılan ihtilaller ve bilinçli insan istemeyen sistemin yaptırımlarıyla bunların çoğu sindirildi. Onlar bunun acısını çekti biz çocukları ise neyin ne olduğunun farkında olmadan koşullanmış köpekler gibi bir hayat sürmeye başladık.Otur kalk çök oku ezberle vs… Sorgulamıyorduk , sorgulamak kötü bir şeydi.Bu ülke için düşünce suçu diye bir şey vardı mesela..Bunun fırsatını kaçırdık milat diyebileceğimiz bir fırsatı kaçırdık ve bunun sancılarını çekiyoruz bizden sonrakiler daha da çekecek gibi de duruyor. Demokrasi, barış konuşulurmuş bu yaşıma geldim toplumsal statüsü ne olursa olsun diğerini bastırmadan biri diğerini sindirmeden başaramayacağını düşünen onlarca insan tanıdım.Sistem bu idi. İdeolojileri yazıp kavramları karıştırmayacağım A düşünceli geldi B'yi C'yi kendine çevirmeye çalıştı olmadı. B geldi aynısını yapmaya çalıştı yine olmadı. C geldi yapmaya çalıştı olmadı. Olmadı olamayacak da. Doğa kanunlarına aykırı sıktığın yer bir şekilde patlar etki tepki kanunu . Bu her dönemde oldu 1923 1980 1990 2002 2013 her dönemde bunlar yaşandı ve yaşanacak. Sorunu iyi tahlil etmedikçe benleştirdikçe , ben gücüm ben iktidarım benim dediklerim olur deyip kibirlenirseniz bunun üstesinden kalkamazsınız. Bugünlerde olan tam da bu. Mesele ağaç meselesi olsa keşke bir kaç tane alır dikeriz ama mesele ve benim gördüğüm mesele zihniyetle , ideolojilerle çarpık sistemle ilgili. Bunu sadece bu dönemle ilgili demiyorum tarihte bu tarz girişler oldu bu gün de sıkıştırılanlar bir yerde patladı. Geçmişte Şeyh Sait, Dersim, Menemen Olayı, Pkk'nın çıkışı ve bugünlerde olanlar( Kavramların doğruluğu ve yanlışlığı üzerinde değil sindirilmek istenen kesmin tepkisi olarak düşünün) birbirinden farklı gibi dursa da olaylar benzer. Bunlar hep aynı sindirme zihniyetinin etkisi. Bu gider başkası gelir eminim..Ama ne zaman ki sadece canı yandığında değil başkasının acısını da acısı bilen bir toplum yaratırız işte o zaman ONLAR BİZİM DEĞİL BİZ ONLARIN GERÇEK EFENDİLERİ OLURUZ!!